Önemli bir nokta da, Müslümanlar Allah'ın "ma'rufu emret, münkerden sakındır"(Lokman Suresi, 17) emri gereği, iyiliği emredip kötülükten menederler.
Bu ibadeti yerine getirirken de, yani “Rabbinin yoluna çağırırken” karşısındakine imanı sevdirmek için sözün en güzelini seçerek, “güzel öğütle” çağırmakla sorumludurlar.
Onu rencide etmeyecek, gönlünü alacak, yüceltecek, Müslümanlara karşı kalbinde sevgi uyandıracak bir üslupla, sevecenlikle, şefkatle din ahlakını anlatmalılar.
Bu ibadeti yerine getirirken de, yani “Rabbinin yoluna çağırırken” karşısındakine imanı sevdirmek için sözün en güzelini seçerek, “güzel öğütle” çağırmakla sorumludurlar.
Onu rencide etmeyecek, gönlünü alacak, yüceltecek, Müslümanlara karşı kalbinde sevgi uyandıracak bir üslupla, sevecenlikle, şefkatle din ahlakını anlatmalılar.
Çünkü Müslümanlara karşı kalbinde sevgi ve hayranlık oluşan bir insanın, onları bu derece güzel ahlaklı kılan inanç sistemine karşı da içinde bir merak ve sevgi oluşacaktır. Böylelikle güzel söz, onun kalbini İslam'a ısındıran önemli bir vesile olacaktır.
Kuran’da güzel söz ile din ahlakını anlatmanın önemi şöyle haber verilir:
“Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele et! Şüphesiz senin Rabbin yolundan sapanı bilendir ve hidayete ereni de bilendir.” (Nahl Suresi, 125)
Kuran ahlakının yeryüzünde yaygınlaşmasını arzu edenler, Allah’ın tebliğde metot olarak gösterdiği bu yola mutlaka uymalı ve İslam’ın özünü tam yaşamalı ve yaşatmalıdır!…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder